Parapsikoloji, duyular-dışı algılama, psikokinezi, “ölümden sonra yaşam” gibi konulara ilişkin olan, paranormal (normal-dışı, normal-ötesi) olduğu düşünülen olayların deneysel yöntem yoluyla çok "disiplin"li (çok yöntemli) etüdüdür. Parapsikologlar tarafından, telepati, durugörü gibi paranormal yetenekleri, psikokinezi fenomenini ve diğer çeşitli psişik fenomenleri konu alan bir araştırma alanı olarak görülür.Ortodoks psikoloji bilimi tarafından, kapsam dışı ya da açıklanamaz kabul edilir.
Parapsikolojik deneyler prekognisyon ve telekinezinin varlığını test etmek için rastgele sayı üreteçleri kullanmayı, duyular-dışı algılamayı test etmek için Ganzfeld uyarımını[3][4][5] , durugörü ile kullanışlı casusluk bilgisi elde edilip edilemeyeceğini incelemek için Birleşmiş Devletler hükümeti ile anlaşmalı olarak yürütülen araştırma denemelerini içerir.Bu deneylerin sonuçları bazı parapsikologlar tarafından psişik yeteneklerin varlığının bir göstergesi olarak değerlendirilir.
Buna rağmen, bilimsel çevreler bu psişik yeteneklerin varlığının kanıtlanmadığı konusunda fikir birliği içindedir.Eleştirmenler görünen deneysel başarıların aslında yöntemsel kusurlardan oluşabileceğini kanıtlamışlardır. Parapsikolojinin bilim olarak değerlendirilmesine itiraz edilmektedir. Birçok bilimci, parapsikologların bir yüzyıldan daha fazla süreden beri psişik yetenelere dair hiçbir kesin kanıt sunamamalarına rağmen hala bu tip yetenekleri doğal olayları açıklamakta kullandıklarından parapsikolojiyi "sözde bilim" olarak görür.
Terim Yunanca'da “ötesinde” anlamına gelen “para” (παρά) sözcüğünün, “ruhbilim” anlamında kullanılan “psikoloji” terimine eklenmesiyle elde edilmiş olup, ilk kez 1889'da Alman psikolog Max Dessoir tarafından kullanılmıştır. Günümüzde parapsikologlar bu paranormal fenomenleri ifade etmek üzere, bu tür olayların herhangi bir düzenek kullanılmaksızın meydana geldiğini vurgulamak amacıyla psi terimini kullanmaktadırlar.Yunan alfabesinin 23. harfi olan Psi'nin Parapsikoloji terminolojisinde bu amaçla kullanılmasının ya da seçilmesinin nedeni, Yunanca'da “ruh” ve “yaşam gücü” anlamlarında kullanılan psikhe sözcüğünün baş harfi olmasıdır.
APARİSYON
Aparisyon (apparition belirme anlamındaki Fransizca bir kelimedir), spiritüalizmde ruhların darbe, ses, ışık yoluyla veya yoğunlaşan süptil maddeleri biçimlendirerek varlıklarını belli etme fenomenlerine verilen genel addır. Bununla birlikte, medyumların bedensiz bir varlıkla irtibat kurmadan da bu tür fenomenleri gerçekleştirebildikleri ileri sürülür.
Aparisyon olaylarına genellikle materyalizasyon seanslarında, medyumun, ektoplazmasını biçimlendirmesi tarzında rastlanır. Aparisyon fenomeni, ektoplazma buhar veya duman gibi zorlukla görülebilir bir durumda olup, elle tutulur derecede yoğunlaşmadığında esîrî aparisyon adını alır. Elle tutulur derecede yoğunlaşan ektoplazmik oluşumlara ise fantom adı verilir.
Spiritüalistler keramet ehli adı verilen kimi mistiklerin çevrelerinde oluşmuş “tecelli” adı verilen fenomenleri aparisyon olarak ele alırlar.
APOR
Fiziksel medyomluk deneylerinde, deney yapılan yerde var olmayan eşyanın birden peydah olmasıdır. Medyomların apor olayı ile iradi ve şuurlu olarak bir ilgileri yoktur. Kendiliğinden meydana gelirler. Medyomun rehber varlığı böyle bir imkanı yaratabilir. Eşyanın başka biryerde geldiği tam olarak açıklanamamıştır. Muhtemelen eşyanın yüksek bir enerji altında atomize olması, üç boyutun dışına çıkarak manjalardan kolayca geçebilmesi ve tekrar yoğunlaşıp eski şeklini alması tarzında oluşmaktadır.
Medyomlarda, mistiklerde, yogi ve fakirlerde , sihirbaz ve şamanlarda tarih boyunca görülmüştür.
EFLÜV
Canlı ve cansız cisimlerden yayılan, akışkan ışıklı bilhassa manyetik ve pisişik olan tecrübelerde sıklıkla yer alır...parapisikolojide ise, mevsimsel ve ruh haline göre değişimler gösteren bir çeşit gözle görülmesi pek mümkün olmayan enerji akımıdır...
EKMİNEZİ
Ekminezi, hipnoz veya psikolojik ayrışma içindeki süjede içinde bulunduğu yaşamdaki veya geçmiş yaşamlarındaki (reenkarnasyonlarındaki) izlenimlerin tekrar canlanmasına ve bunu sağlayan yönteme verilen addır. Yöntem, reenkarnasyon olgusunu kabul etmeyen kimilerine bilimsel gelmese de, günümüzde "past-life regression" adı altında psikoterapide psikoterapist hekimlerce, çeşitli üniversitelerdeki parapsikoloji kürsülerinde parapsikologlarca ve özellikle ABD’nde yaygın bir biçimde kullanılmaktadır. A.B.D.’li psikolog Helen Wambach bu yöntemi 1088 süje üzerinde uygulamıştır. Yöntem Fransızcada ecmnésie olarak yazılır. Terim Grekçe'deki ektos ("dışında") ve mnimi ("hafıza") sözcüklerinden türetilmiş olup ilk kez Dr. Pitre tarafından kullanılmıştır.
GLOSOLALİ
Trans halinde bulunan kişinin kendince bir dil yaratıp konuşmasıdır. Bu dili kimse bilemez. Transdan çıktıktan sonra çok az kişi ne söylediğinin farkına varabilir ve anlamlandirabilir.