Deccal,Elitler,Masonlar Ve İllimunati(Mutlaka Oku)

Arkadaşlar biz Türk milletinin geneli pek kitap okumayı sevmez, okusak bile anlamadığımız kelimeler ve cümleler olursa okuduğumuzdan çabuk sıkılırız. O yüzden internetteki video paylaşım sitelerinin çoğunluğu Türk'tür.

Benim sizinle paylaşmak istediğim bu konuyu öz ve anlaşılır bir şekilde anlatmak için elimden geleni yapacam. Ayrıca eksik kalan yerler varsa bu konuda bilgisi olan arkadaşlar yardım edebilirler.

Bu anlatmak istediğim konu Peygamber efendimizin (S.A.V) bizlere bahsetmiş olduğu deccal, deccalin gelişine hazırlanan ve onun sistemini kuran gizli örgütler, gizli örgütlerin Lucifer'le (Şeytan, İfrit, İblis) yaptığı gizli anlaşmaları, ufo fenomeni ve uzaylılar, doları manipüle edip dünya daki bütün paraları peşinden sürükleyen ve para yerine artık insanlara çip kullandırmak isteyen siyonistleri, Bu gizli örgütlerin tıp, fizik, parapsikoloji, büyü, teknoloji, beyin kontrolünde 30 sene ilerde oluşlarından bahsedecem

Önce deccal ve onun sisteminden bahsedelim. Hz. Peygamber (S.A.V) deccalden şöyle basediyor; "Allah'a yemin ederim ki dünya da ve ahirette karşılaşacağınız her şeyi görüyorum, Allah'a yemin ederim ki 30 tane yalancı ortaya çıkmadıkça ortaya çıkmaz. Bunların sonuncusu sol gözü kör olan deccaldir. Orataya çıktığında Allah olduğunu iddaa eder . Kim o na inanır, o nu doğrular, o na uyarsa onun yapmış olduğu bütün amelleri boşa gider. Kim de o nu inkar edip yalanlarsa geçmişteki günahlarından cezalandırılmaz. Deccal harem ve beytül makdis den başka her şeyi ele geçirir. Müslümanları beytül makdis de kuşatır. Müslümanlar büyük sıkıntı ve zorluk çekerler. sonra Allah onu helak eder. Öyleki ağaçlar ve duvarlar; eyy müslüman bu adam yahudi ve kafirdir gel ve onu öldür diye çağırırlar. Sonra kafanız da bir takım sorular oluşur; acaba peygamberimiz bu hususta bir şey söyledi mi? diye kendi kendinize sorular sormaya başlarsınız. Eyyy insanlar kim ki Allah'a yapışarak Rabbim diridir, onun için ölüm yoktur derse onun için azap yoktur. Kim de deccale sen benim rabbimsin derse o kimse sapıtmıştır. Eyy insanlar Allah'ın gönderdiği her peygamber ümmetini deccalden sakındırmıştır. Ben peygamberlerin sonuncusuyum siz de ümmetlerin sonuncususunuz. Şunu bilin ki o kesinlikle sizin aranızdan çıkacaktır. Eğer ben hayattayken ortaya çıkarsa ben müslümanların vekili olarak onunla mücadele eder, o nu sustururum. Eğer benden sonra sizin aranızdan çıkarsa her kişi kendi nefsinin koruyucusudur. Benden sonra her müslümanın yardımcısı Allah'tır. Eyy insanlar deccal Irak'la Şam arasında bulunan bir yoldan çıkacaktır. Bulunduğu yerin halkını bozmakla yetinmeyip sağa sola askerlerini gönderecektir. Eyy Allah'ın kulları onun karşısında uyanık olun çünkü o ben peygamberim diyecektir. Halbuki benden sonra peygamber yoktur. İkinci kez ben rabbinizim diyecektir halbuki siz ölünceye kadar rabbinizi göremeyeceksiniz. Birde onun iki gözünün araında kafir yazılıdır. O kelimeyi her mümin okur. Sizden kim deccalle karşı karşıya gelirse onun yüzüne tükürün ve kehf suresinin başlangıcındaki ayetleri okuyun. Eyy insanlar o adem oğullarından bir nefse musallat olur. O nu öldürür sonra diriltir. Eyy insanlar onun bir fitnesi de cennet ve cehennem olmasıdır.O nun ateşi de cennet, cenneti de ateştir. Kim o nun ateşine atılırsa gözünü kapatsın Allah'a yalvarsın. O ateş o kimse için serinlik ve selamet olur. Tıpkı ateşin hz. ibrahime serinlik olması gibi. Eyy Allah'ın kulları onun fitnesinden biride şudur; O bir kabilenin yanından geçer o kabilede ona iman edip onu tasdik ederler. O da onlar için dua eder ve akşama kadar yağmur yağdırır. Yer yüzünde bolluk olur. Başka bir kabilenin yanında geçer o kabile halkı onu inkar eder, yalanlar. O da onlara beddua eder. Onların bütün hayvanları ölür. Onun günleri kırk gündür. Bir günü bir sene kadar uzundur. İkinci günü bir ay , bir günü de bir hafta kadar uzundur. Bir günü de diğer günler gibidir. Onun günlerinin sonuncusu da serap gibidir. Kişi şehrin bir kapısındayken sabah olur öteki kapıya varmadan akşam olur." Sahabiler eyy Allah'ın Resulü biz o kısa günlerde nasıl namaz kılalım? diye sorunca. Alemlerin efendisi " uzun günlerde nasıl yapıyorsanız kısa günlerde de öyle yapın" diye buyurdu." Onunla beraber iki melek vardır. Onlar peygamberlerden iki peygambere benzetilir. Birisi sağ diğeri sol tarafındadırlar ve insanlar için deneme, tecrübe ve fitnedirler. Eyy Allah'ın kulları deccal ben sizin Rab'biniz değilmiyim? dediğinde. Meleklerden birisi yalan söyledin der. Fakat onun sesini sadece ikinci melek işitir. Başka hiç kimse işitmez. İkinci melekte birinci meleğe sen doğru söyledin der. Fakat halk bu sesi işittiklerinde zannederler ki melek deccali doğrulamıştır. Bu insanlar için deneme ve fitnedir. Deccal yer yüzünde dolaşır ve Medine'ye kadar varır. O na Medine'ye girme izni verilmeyince, birisi bu o kişinin memleketidir der. O da yoluna devam eder şama varır. Allah onu efik denilen köyde akabenin yanında helak eder."

Şimdi biz bu sözlerden şunu anlıyoruz. Deccal isminde bir yaratık var, gözünün biri kör olmuş, olağan üstü güçleri var, insanları öldürebilen ve dirilte bilen bir yaratık, kafasında kafir yazıyor. Bende öyle sanıyordum fakat dikkatli araştırınca ve öğrenince karşıma şok edici deliller geldi.Şimdi sizinle bu delilleri paylaşayım;

Peygamber efendimiz bize deccalin tek gözlü olduğunu söylüyor
[img] [/img]
işte size tek göz

Peygamber efendimiz deccalin bir gününün bir yıl gibi geçeceğini söylüyor. Deccal bir yılını tamamladı. Nasıl mı? hemen anlatayım; islama göre bir ilahi yıl bizim insan zamanına göre bin (1000) yıla denk gelir. Deccal de ilk bin yılını İngiltere' de tamamlamıştır.

Bunu anlamak için İngiltere kraliyet ailesinden bahsedeyim. İngiliz kraliyet ailesi firavun soyudur ( lan yürü git ! dediğinizi duyar gibiyim ). Firavun ailesin de şöyle bir özellik var; firavun ailesinin kanı kendilerine göre çok değerlidir. Onlar asla başka kimselerle evlenmezler. Anneler oğullarıyla, kız kardeşler erkek kardeşleriyle evlenirler. Aile içinde ensest ilişkileri vardır. Hatta anne, baba , oğullar, kızlar kendi arlarında grup sex yaparlardı. Allah'ın tek olduğu inancı Mısır'a yayılınca firavun ailesi Avrupa'ya göç etti. Avrupa'da kanlarını ensest ilişkiyle korumayı başardılar. Avrupa'dan İngiltere'ye göç ettiler ve orda hakimiyet kurup devlet başına geçtiler. Firavun soyundan geldikleri kanıtlanmasın diye soylarının bilmem nerden geldiğini iddaa ettiler. Bu siteye üye olduğunuza göre mutlaka kabala hakkında bilginiz vardır. Kabalanın temelleri aslında antik mısırdan gelmektedir. Firavunlar diğer boyuttaki, paralel evrendeki varlıklarla görüşmek için büyü ve ritüeller yaparlardı. Firavunlar paralel evrene geçmenin yolunu bulmuşlardı. Cinlerle karşılıklı ziyaretler yapabiliyorlardı. Karşılıklı olarak diğer boyutlara geçip bilgi alış verişinde bulunuyorlardı. Sizin aklınızdan söyle bir soru geçebilir; " eeee ben zaten astral seyahatle onların boyutuna geçebiliyorum" evet ama firavunlar astral seyahat yapmadan direk olarak kendi öz bendenleriyle onların boyutuna geçmeyi öğrendiler. Şöyle ki cinlere piramitleri inşaa ettirdiler. Piramitler tamamen firavunlar ve cinlerin eseridir. Binlerce yıldır bilim adamlarının çözemediği bir yapı hakkında böyle kesin konuşmam sizi sinirlendirebilir ama delil olarak size ancak şunu sunabilirim;

Cinler ve şeytanlar hz. süleyman tarafından insanların güç yetiremeyecekleri derecede ağır işlerde çalıştırılmış, yüksek binalar yapılmış, maharet isteyen sanatlar icra edilmiştir. belkıs gibi bir hükümdar sultanın su dolu zannedeceği derecede sırçadan yapılmış sahanlık bunun bir örneğidir. mescit ve mihraplar azizlere ait timsal ve heykeller ve daha buna benzer işler hz. Süleyman'ın emir ve isteği üzerine bu cinler tarafından yapılmıştır. 13 yaşında iken saltanat' a geçtiği rivayet edilen hz. süleyman 4 yıl sonra inşaatı yeniden başlatmıştı. 53 yaşına geldiği zaman beyt-i makdis'in bitmesi için fazla bir iş kalmamıştı ama cibril emin gelmiş hayatının sona erdiğini izin verilirse ölüm meleğinin görevini yapmak üzere beklediğini bildirmişti. tek dileği vardı: "allah'ım cinler ve şeytanlar benim öldüğümü duyarlarsa beyt-i makdis'in yapımını bırakırlar. o halde vefatımı geç duyur." Bu duasının kabul edilmesi üzerine sırça sarayına girdi ve ibadete başladı. dışarıda görenler onu iki eliyle tuttuğu asasına alnını dayamış halde müşahade ettiler. ayaktaydı, birşeyler düşünüyormuş gibi bir hali vardı. hz. süleyman günlerdir hatta haftalardır hep aynı yerde aynı vaziyette duruyordu. bu arada hz. süleyman'ın asasını kemirmeye başlayan bir kurt yüce mevla'nın görevlendirmesiyle geceli gündüzlü uğraşıp duruyordu. nihayet birgün asasını ucu iyice kemirilmiş oldu ve kaydı. ona dayanmış olan hz. süleyman vücud-u şerif'i yere yığıldı. tam bu sırada ona bakanlar vefat ettiğini anladılar ve cinler derhal işi bıraktılar. Şuan günümüzde kudüs'te bulunan cinlerin yapmış olduğu mescit beyt-i makdis halen ayaktadır.

Diğer delilim şudur;
Enbiya ve Sad surelerinde geçen şeytanların ve cinlerin süleyman mabedinin inşaası için Süleyman a.s. emrine verilmesi

Yani demek istediğim cinler ve şeytanlar süleyman mabedini inşaa ettiler de piramitleri mi inşaa edemeyecekler?

Piramitler Firavunlar için enerji kaynağıydı. Piramitler o bölgede bulunan bütün enerjiyi kendine doğru çekiyor bu sayede firavunların diğer boyuta yani paralel evrene geçebilmesi için enerji kapıları açılıyordu. Ama bundan önce çeşitli büyüler ve ritüeller yapılması lazım.

Deccalin bir gününün bir ay gibi geçmesi;
Bir ilahi yıl bin yıl olduğuna göre, bir ilahi ay tahmini olarak 90 küsür yıl ediyor. Deccal bir ilahi ayını Amerika'da bitirmek üzere ve Amerika'da ki günleri bitip oradan Kudüse geçecek bir haftasını da oradan bitidikten sonra ki bu da Kudüs'e geçme tarihi yaklaşık olarak 2013 - 2023 yıllarına denk geliyor. Diğer günleri de bizim günlerimiz gibi geçecek. Yani deccal dünyayı kudüsten yönetecek.

Deccalin alnında kafir yazması ne demek?
Bunun anlamı şudur; İsrail devleti kendine yeni bir elit ordu kurdu bu ordunun ismi " Kfir Bridge " F16 ların üstünde aynen " Kfir Bridge " yazıyor , üniformalarında da bu yazı var.

Deccalin dirileri öldürüp, ölüleri diriltmesi;
Arkadaşlar size şunu sorayım cinler istedikleri kılığa girebilirler mi?
Evet girebilirler
Diyelim ki sizin bir yakınınız öldü deccal size gelse " işte bu senin baban ve ben onu dirlttim. Hadi bana iman et bakalım bak ben ölüleri dirilte biliyorum." Derse bu varlıklar hakkında bilgisi olmayan kişilerin gönlünün kayması içten bile değil.

Deccalin insan üstü güçler sergilemesi;
Arkadaşlar bunun delili zaten bu forumda sizin açtığınız konularda yazıyor. Telekinesi hakkında bilgisi ve yeteneği olanların Görünmezlikten, yağmur yağdırmaya, elektriksel güçlerden sütü yoğurda, peynire çevirmeye kadar acayip yetenekler kazanacağını siz kendiniz belirtiyorsunuz zaten.

İstediği zaman yağmur yağdırması;
Amerika'da yeni bir makina icat edildi. Bu makina hava olaylarını istediği gibi değiştirebiliyor, depremler yaratabiliyor. Tsunamiyi bu makinanın yaptığını iddia edenler var. Detaylı olarak google dan bakabilirsiniz.

Yani size sunduğum deliller ve Hz. Peygamberin anlattığı hadisler MASONLARI işaret ediyor. Yukarıda gösterdiğim tek gözlü piramit resmini masonlar kullanır. Peki kim bu masonlar?

1091 yılında papa 2. Erwin Kudüs'te müslümanların hristiyanlara eziyet ettiğini iddia etti. Ama bu yalandı çünkü o zamanlar Kudüs'te müslümanlar, hristiyanlar ve yahudiler çok iyi yaşıyorlardı. Sonra Erwin bütün Avrupa'dan genç-yaşlı, zengin-fakir, bütün herkesi tek bir çatı altında topladı ve Kudüse doğru Haçlı seferleri başladı.Haçlılar Kudüs'e geldiğinde orayı yakıp yıktılar, bütün eserleri yağmaladılar. Tüm müslümanları öldürmekle kalmayıp aynı zamanda yahudileri de öldürdüler. Kudüs öyle bir hale gelmişti ki sokaklar diz boyuna kadar kanla dolmuş, sokaklarda yürüyen atlıların yüzüne kan sıçrar olmuştu. Sonra Kudüs'ün başına geçen hristiyan kral Kudüsü koruması için askeri bir tarikat kurdu bunların adı tapınak şovalyeleriydi. Tapınak şovalyeleri evlenmeleri yasak olan Kudüs'ü korumakla görevli rahiplerdi. Simgeleri aynı ata binmiş şovalyedir. Kendileri bunun kardeşliği temsil ettiğini söyler ama aslında bu simge eşcinselliği temsil etmektedir. Kudüs kralı tapınak şovalyelerinden çok memnundu ve şovalyelere Süleyman tepesini armağan etti. Tapınak şovalyeleri bu tepeye yerleştiklerinde ise ilerleyen zamanlarda Süleyman mabedinin altında bir hazine buldular bu hazine KABALA' dır.

Nedir bu Kabala?
Kabala Yahudilere Şeytanlar dan ve Cinlerden miras kalmış bir büyüdür. Hz Süleyman zamanında Süleyman mabedini inşaa eden şeytanlar ve cinler Kudüs halkına büyüler ve paralel boyuta geçmenin, paralel boyuttan varlıklar çağırmanın yollarını öğrettiler. Bundan haberdar olan Hz. Süleyman halkının elindeki bütün kitapları toplayıp tahtının altına gömdü. Halkının birdaha böyle şeylerle uğraşmaması için idam kanunu çıkarttı. İşte tapınak şovalyeleri Süleyman mabedinin altında buldukları hazine bu kitaplardı. Kabala denilen bu büyü o kadar acayip bir büyü ki bu büyüde usta olan bir insan doğaya hükmede bilir, bir insanı beynini kontrol altına alabilir, insalara aklınızın alamayacağı şeyler yaptırabilir. Allah büyüyle uğraşmayayı lanetlemiş ve yasaklamıştır. Ama Tapınakçılar bir kere bu illete düştüler ve kendilerini kurtaramadılar.

Selahattin Kudüs'e sefer yapıp orayı fethedince hristiyanlar korkmaya başladı. Aynı eziyetleri Süleyman da kendilerine yapabilirdi ama Süleyman bunu yapmadı. Sadece Tapınak şovalyelerinin yaptıkları işkenceler, tecavüzler ve sapkınlıklarından dolayı onları idam etti. Tapınak şovalyeleri bunun üzerine gemilerle Kıbrıs'a kaçtılar ordan Avrupa'ya. Denizcilikte ve ticarette çok iyilerdi çünkü; Müslümanlar dan geometriyi, yahudilerden de ticareti, faizi, tefeciliği öğrendiler. Avrupa'ya gittiklerinde çok zenginleştiler. Avrupa'da bütün saraylar ve şatolar onlara aitti. O kadar zenginleştiler ki krallara ve devlet adamlarına borç vermeye bile başladılar. Avrupa'da kimsenin bilmediği ticaret tekniklerini uyguluyorlar dı. Avrupa'ki krallara borç verdikçe devlet otoritesinde etkileri artmaya başladı. Devlet içine kendi adamlarını yerleştirmeye başladılar. Ancak Fransa'da halk arasında söylentiler ve dedikodular çıkmaya başladı. Halk kendi aralarında yaptıkları sex ayinlerinden, ritüellerden, büyülerden, ve kesilen keçilerin içtikleri kanları konuşur olmuştu. Bu dedikodu Fransa kralının ve baş Papazın kulağına kadar gitti. Bir gece tapınakçıların sarayına baskın yapıp ne kadar tapınakçı varsa hepsini tutukladılar. Baş üstadları olan Jacques de Molay'ı diri diri yaktılar. Diğer Tapınakçılara 5 yıl boyunca yaptıkları eziyetler ve işkenceler sonucu dehşet veren itiraflar duydular. Meğer bu şerefsizler Lucifer adındaki şeytana tapıyorlarmış. Şeytanla anlaşma yapmışlar, şeytan bunlara dünyada güç, şan, şöhret ve nam verecek karşılığında ise dünya üzerinden dini inanç silinecekti. Dünyalık ve maddiyat uğruna kendilerini şeytana sattılar.Bunun üzerine tapınakçılar Avrupa'dan İskoçya'ya kaçtılar orda sivil toplum kuruluşu olan gerçek amacı sadece duvar örmek olan mason lonca larına sızdılar. Mason loncalarında yeniden birleşip İskoçya üzerinden Avrupa'ya yayıldılar. Sadece isimleri değişmişti amaçları yine aynı dünya üzerindeki tüm dinleri kaldırmak ve dünyayı tek bir merkezden yönetmek. Masonlar Avrupa'ya yayılıp devlet otoritelerini tekrar ele geçirip tüm mevkilere kendi adamlarını yerleştirdikten sonra Fransa'da halkı devlet aleyhine kışkırtmaya başladı. Sonra da kaçınılmaz son FRANSIZ İHTİLALİ. Aslında Fransız ihtilali bir halk ihtilali değil mason ihtilalidir. Delil mi istiyorsunuz? işte delil ; Halk saray önüne toplanmıştı. Fransa kralının elleri arkadan bağlanıp kafası kesilince halk arasından şöyle bir ses geldi. MOLAY İNTİKAMIN ALNIMIŞTIR !

İllimunati, gül haç örgütü, kuru kafa ve kemikler vb.... tüm bu gizli örgütlerin hepsi masonlara bağlıdır.

Deccalin bir aylık ömrünü Amerika' da sürmesi;
Kristof Kolomb bir numaralı masondur. Masonlar, denizcilikte usta olan Kolomb'a kendilerine devlet kurması için yeni bir kıta bulmasını istediler. Kristof Kolomb Avrupa'dan gemisiyle denize açıldı ve Amerika'yı buldu. Kolomb'un mektubunda şunlar yazar " yeni bir kara parçası buldum burda çok barışçıl, çok insancıl ve çok cahil yerli halk var. Düzenli bir katliamla bunları burdan silebiliriz." Amerikan başkanı George Washington 33. dereceden masondur. Bu güne kadar gelen Amerikan Başkanları hep mason oldu. Devlet kademeleri hep masondur. George Washington' dan bu güne kadar gelen devlet başkanları bir birleriyle uzaktan kuzendir. Çünkü; friavun soyundan gelmektedirler aile içindeki kanlarını koruyorlar. Ensest ilşkileri devam ediyor.

Deccalin bir haftalık günü;
Deccal bir haftalık gününü Kudüs'te geçirmek zorunda dünyayı tek bir merkezden yönetecek orası da Kudüs'tür. Mescidi Aksa nın altını kazıyorlar. Aksa'nın altında süleyman tapınağı olduğunu iddia ediyorlar. Süleyman tapınağındaki hazineyi bulmaya çalıştıklarını söylüyorlar. Aslında bu büyük bir yalandır. Çünkü geçmişte Süleyman tapınağı diye birşey olmadı. Hz Süleyman Hz. Davut'un oğludur. Hz Davut Mescid'i Aksa'yı inşa eden peygamberdir. Hz. Süleyman ise sadece Aksa'yı genişletti. Peki böyle birşey yoksa Mescidi Aksa'nın altında ne arıyorlar? Mescidi Aksa'nın altında birşey aradıkları falan yok. Bu kazı Mescidi Aksa'nın Düzenli yıkımı içindir.

Tekrar söylüyorum Lucifer (şeytan,iblis) 'le antlaşma yaptılar Lucifer onlara Kudüs' ten tüm dünya'yı yönetme sözü verdi. Bunun karşılığında ise onlarda dünya üzerindeki dini inancı silecekler.

Dünya da Elitler dediğimiz insanlar bunlar işte. Bir üçgen düşünün. Üç genin tepe noktasını Deccale ayırdılar, Deccalin altında elitler var ( Rockefeller , Rotschild , Morgan) onun altında gizli örgütler ( masonluk, illimunati, kuru kafa ve kemikler,gül haç, vb...) onun altında Bankacılık kuruluşları, onun altında sanayi devleri ve petrol şirketleri, onun altında sivil toplum kuruluşları, ve en altında ise bizler varız.

Ama Hz peygamber bizi Decalin şerrinden kurtaracak Hz. Mehti ve Hz. İsa a.s. la müjdelemiştir. Mehti a.s. Peygamber efendimizin soyundan gelecek ve Deccale karşı büyük bir savaş başlatacak.

Benim herzaman ki dileğim şudur biz müslüman gençleri Allah Hz. Mehti ve Hz. İsa a.s. ile beraber savaşmayı nasip etsin.